Hayat bazen çok basit görünen sorularla karşımıza çıkar, ama bu soruların ardında, toplumsal normlar, değerler ve sosyal adaletle ilgili derin anlamlar yatabilir. Bugün, “1 kilo altın kaç kilo?” gibi basit bir soru üzerinden, toplumsal cinsiyet eşitliği, çeşitlilik ve sosyal adalet gibi önemli dinamikleri keşfetmeye davet ediyorum. Çünkü bazen bir kavramın derinliği, gözle görülenden çok daha fazladır. Altın, çok eski zamanlardan beri bir değer simgesi olmuştur, ancak bu değer her zaman eşit şekilde dağılmamıştır. Gelin, bu soruya sadece fiziksel anlamda değil, toplumsal bir perspektifle de bakalım. Altın ve Toplumsal Cinsiyet: Aynı Miktar, Farklı Anlamlar Bir kilo altın, fiziksel olarak tam olarak…
4 YorumEtiket: bir
Simbiyotik Yönetim Nedir? Ekonomi Perspektifinden Bir Analiz Kaynaklar sınırlıdır, ihtiyaçlar ise sınırsızdır. Ekonomi, bu iki temel gerçek üzerine kuruludur. Her karar, bir seçimdir ve her seçim, belirli sonuçlara yol açar. Günümüz dünyasında, kararlar yalnızca bireysel değil, toplumsal düzeyde de büyük etkiler yaratır. Peki, bu kaynaklar sınırlıyken nasıl daha verimli ve sürdürülebilir bir yönetim anlayışı geliştirebiliriz? Cevaplardan biri, “simbiyotik yönetim” kavramında saklı olabilir. Simbiyotik yönetim, birbiriyle uyumlu ve karşılıklı yarar sağlayan ilişkiler üzerine inşa edilmiş bir yönetişim modelidir. Bu yazıda, simbiyotik yönetimin ekonomi perspektifinden nasıl şekillendiğine ve piyasa dinamiklerinden toplumsal refaha nasıl katkı sağladığına bakacağız. Simbiyotik Yönetim: Tanımı ve Temel İlkeler…
6 YorumKıkırdak Nedir, Nerededir? Düşünmeden Geçmeyin! Hadi itiraf edelim, kıkırdak dediğinizde aklınıza gelen ilk şey ne? Evet, tam olarak şu: “Bu neyin nesi şimdi?” Ama merak etmeyin, yalnız değilsiniz! Kıkırdak, insan vücudunun belki de en fazla ihmal edilen, en az tanınan ama bir o kadar da kritik parçasıdır. Herkes kaslarını, kemiklerini, hatta sinirlerini bilir; ama kıkırdak? O, genellikle en köşede unutulan, ama tam yerinde olması gereken bir “belalı” dost. Peki, kıkırdak nedir? Nerelerde saklanır ve neden onun varlığı bu kadar önemli? Kıkırdak: Vücudun Yumuşak, Huzurlu Çalışan Elemanı Kıkırdak, aslında bir tür yumuşak, elastik doku. Vücudumuzda kemiklerin birbiriyle temas ettiği her noktada,…
4 YorumÇakışık Doğrular Ne Demek? Farklı Bakış Açılarıyla Bir Kavramın Derinliği Bazı kavramlar vardır ki, ilk bakışta sadece matematikle ilgiliymiş gibi görünür ama aslında hayatın birçok alanına dair düşünmemizi sağlar. “Çakışık doğrular” da bunlardan biridir. Basit bir geometrik terim gibi dursa da, üzerine düşündükçe anlamı büyür, farklı bakış açılarıyla zenginleşir. Bugün gelin bu kavramı sadece matematiksel yönüyle değil, düşünsel ve toplumsal boyutlarıyla da ele alalım. Belki de bir noktada, hepimizin hayatında çakışan doğrular vardır… Çakışık Doğrular: Matematiksel Olarak Ne Anlama Gelir? Önce tanımı netleştirelim. Çakışık doğrular, aynı düzlemde bulunan ve birbirlerinin tamamen üstüne oturan doğrulardır. Yani aynı yönde uzanır, aynı eğime…
6 YorumDevenin Ağzına Diken Batar Mı? Etik, Epistemoloji ve Ontoloji Perspektifinden Felsefi Bir İnceleme Filozof bakış açısıyla dünyayı anlamaya çalışırken, en basit sorulardan bile derin felsefi anlamlar çıkartabiliriz. “Devenin ağzına diken batar mı?” gibi bir soru, sıradan bir merak değil, varlık ve anlam üzerine yapılacak bir sorgulamanın kapılarını aralayabilir. Burada, fiziksel bir olgunun ötesinde, insanın doğayla olan ilişkisi, etik sorumlulukları, bilginin sınırları ve varlık anlayışımız sorgulanmaktadır. Bu yazı, “Devenin ağzına diken batar mı?” sorusunu etik, epistemoloji ve ontoloji perspektiflerinden ele alarak, okuyucuyu düşünmeye davet etmektedir. Etik Perspektif: Doğa ve İnsan Arasındaki İlişki Etik, doğru ve yanlışın sınırlarını çizen bir felsefi disiplindir.…
8 YorumKürdili Hicazkar Adı Nereden Gelir? Bir Siyaset Bilimci Perspektifiyle Güç, İktidar ve Toplumsal Etkileşim Dünyanın her yerinde, kültürler ve toplumlar arasında güç ilişkileri, ideolojiler ve toplumsal yapılar arasında karmaşık bir etkileşim vardır. Bu etkileşim, sadece siyasi iktidar sahiplerinin değil, aynı zamanda halkın da gündelik yaşamını şekillendirir. Toplumun her katmanında farklı görüşler, stratejiler ve tavırlar şekillenir; bunlar çoğu zaman, farklı güç ve ideoloji anlayışlarının bir yansımasıdır. Müzik, toplumların ruhunu yansıtan en güçlü araçlardan biridir. “Kürdili Hicazkar” makamının adı da, hem bir müzik terimi hem de toplumsal bir yapıyı ve kültürel kimliği sorgulayan bir kavram olarak, bu derin etkileşimlerin izlerini taşır. Ama…
8 YorumŞok Market Sahipleri Kim? Bir Perakende Devine Giden Yolculuk Bir sabah alışverişe çıkıp mahallenizdeki Şok Market’e uğradığınızda, belki de aklınızdan geçen ilk şey haftalık indirimler ya da ihtiyaç listenizdeki ürünler olur. Ancak hiç düşündünüz mü, bu dev zincirin arkasında kimlerin emeği, vizyonu ve hikâyesi yatıyor? Türkiye’nin en yaygın marketlerinden biri olan Şok Market, bugün milyonlarca insanın hayatının vazgeçilmez bir parçası. Peki Şok Market sahipleri kim? Bu dev markanın perde arkasında nasıl bir hikâye saklı? Gelin, verilerle ve gerçek insan öyküleriyle zenginleştirilmiş bir yolculuğa çıkalım. Şok’un Doğuşu: Uygun Fiyatlı Alışverişin Yeni Adresi Şok Market’in temelleri, 1995 yılında Türkiye perakende sektöründe yeni…
4 YorumHematoloji Hangi Testleri İster? Kanın Duygusal Dili Üzerine Psikolojik Bir Yolculuk Bir psikolog olarak laboratuvar sonuçlarına baktığımda yalnızca sayılar görmem. Hemoglobin, trombosit ya da beyaz kan hücreleri… Bunlar sadece biyolojik veriler değil; aynı zamanda insanın iç dünyasının, stresle başa çıkma biçimlerinin ve duygusal yüklerinin bedendeki yankılarıdır. Hematoloji testleri aslında ruh halimizin sessiz bir tercümanıdır. Kanın kimyasında gizlenen duygular, bazen bir korkunun, bazen de bastırılmış bir yorgunluğun izlerini taşır. Bilişsel Psikoloji Perspektifinden: Düşünceler Kanımıza İşler mi? Bilişsel psikolojiye göre düşüncelerimiz, bedenimizi yönlendiren en güçlü faktörlerden biridir. Sürekli kaygı içinde yaşayan bir bireyin beyin kimyası, stres hormonlarını tetikler. Bu da dolaylı olarak…
8 YorumAldatmak Dansöz Zennure Kim? Felsefi Bir Sorgulama Üzerine Bir Filozofun Gözünden: Gerçek, Aldatma ve Kimlik Bir filozof, dünyayı değil, dünyanın arkasındaki anlamı sorgular. “Aldatmak” ve “Zennure” gibi kelimeler yan yana geldiğinde, yalnızca magazinsel bir hikâyeyi değil, aynı zamanda insan varoluşunun derin çelişkilerini görürüz. Aldatmak dansöz Zennure kim? sorusu, aslında bir kimlik arayışının felsefi biçimidir. Kimdir Zennure? Bir birey mi, bir sembol mü, yoksa insanın kendini kandırma biçiminin sahneye taşınmış hâli mi? Bu yazı, Zennure’yi bir “figür” olarak değil, bir “felsefi durak” olarak ele alır. Çünkü her aldatma, hem ontolojik bir yarılmadır hem de epistemolojik bir belirsizliktir: Gerçek nedir, kim hakikati…
2 YorumKale Kapı Kilidi Nasıl Açılır? Güvenlik, Toplumsal Cinsiyet ve Sosyal Adalet Perspektifinden Bir Bakış Bir kapının kilidi yalnızca bir güvenlik aracı değildir; aynı zamanda bir yaşam metaforudur. Hepimizin hayatında açmakta zorlandığı kapılar vardır: bir ilişki, bir kariyer fırsatı, bir toplumsal engel ya da bazen kendi iç dünyamızın kapısı… “Kale kapı kilidi nasıl açılır?” sorusu bu anlamda sadece teknik bir merak değil, aynı zamanda insanlığın güvenlik, özgürlük ve birlikte yaşama arayışının bir parçasıdır. Bu yazıda, bir kilidi açmanın ötesine geçerek, güvenlik ve erişim konularını toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet perspektifinden ele alalım. Kale Kapı Kilidi: Sadece Bir Mekanik Araç Değil…
6 Yorum